Kara Anlatı Yazarı
Semih Gümüş, Kara Anlatı Yazarı / Vüs’at O. Bener adlı kitabın önsözünde Vüs’at O. Bener tarzı öykü / romanlar hakkında bilgi verdikten sonra, bu anlatımın, klasik bir anlatı içinde olmadığı için, değerlendirmesinin de standart bir kalıp içinde olamayacağını ifade ederek, onun ancak kendi içinde tutarlı olup olmadığına bakılacağını söylüyor.
Vüs’at O. Bener’in edebiyattaki yolu “nevi şahsına münhasır” olabilir. Burada herhangi bir sıkıntı yok. Genel kabulün dışında bir anlatım ile dar çevre ve vasatın üstünde bilgi birikimine, kültüre sahip kişilere yönelik “niş” diye de nitelendirebilecek bir tarz ile belli bir kesime hitap edebilir. Bu da yazarın tercihidir. Eğer hiç Vüs’at O. Bener okumamış biri iseniz (benim gibi, bu kitap sayesinde aynı anda Bay Muannit Sahtegi’nin Notları kitabını da okudum) Semih Gümüş bu kitabıyla kılavuzluk yapıyor. İlk kez Vüs’at O. Bener kitabı ve Bay Muannit Sahtegi kitabı okunuyorsa, okur önce şunu sormaya başlayabilir: Ne diyo bre bu adam. Minibüs arkasına ya da kamyon kasasına asılacak söz bulamadım, diyebilir.
Ben (Bay Muannit Sahtegi’nin Notları, kitabıyla beraber yorumluyorum), Bay Muannit.’i günlük hayatın içinde yer alan olayları biraz alaycı dille anlattığı bir metin olarak görüyorum. Günlüğünden sarkan cümleler peşisıra takılarak kitap haline gelmiş. Ne mi yazmış yoksa nasıl mı yazmış ikiliği içinde nasıl yazmış gibi ele alınsa da bence esas durum ne yazdığıdır. Zaten ne yazdığının içinde o nasıl yazdığı da gerekirse oluşturulabilir. Lakin nasıl yazmış vurgusu ön planda olursa ne yazdığının önemi olmuyor (öyle iddia ediyorlar). Lakin bu kitap tamamen nasıl değil ne yazdığı üzerine. Metne bakıldığında bir kişi hem kendi içinde hem de yaşadığı çevredeki sıkıntıları not alırken, bunlara zaman, siyaset, ekonomi gibi hayatın akışında yer alan etkileri de ekleyerek hayattan kopuk bir metin olmadığını sağlamış. Eğer bu kitap bilimkurgu olsa kendi bağlamı içinde düşünülebilir. Lakin bu metin, otomatiğe bağlamış bir kişinin hayatın içinden sürekli bir şeyler anlattığı şeyleri içeriyor. Sadece olayları tiye alan bir bakış açısıyla ya da nükteli bir dil ile anlatıyor. Yaşamın içindeki sıradanlıklar, tuhaflıklar, dedikodular, içinde biriktirip dışarıya söylenmeyip kağıda aktardıklarını sert, hoyratça, ağdalı dil kullanmadan nükteli bir şekilde anlatıyor.
Semih Gümüş, Vüs’at’ı çözümlemeye çalışırken daha da güçleştirmiş. Özgün metin benim gibi ilk kez Vüs’at okuyan biri için öyle birilerinin bahsettiği gibi çetin bir durum değil. (2022’de okudum. Kitabın ilk baskısı 1994’de yapılmış)
Bu kitap özellikle Bay Muannit Sahtegi’nin Notları ile Buzul Çağının Virüsü’nün çözümlemesini içeriyor. Ayrıca diğer kitaplarından da kısa kısa bilgiler veriliyor. Bu da okuyucu açısından güzel bilgilenme oluyor.
2022 yılında Bay Muannit Sahtegi’nin Notları adlı kitabı okuyan birisi bazı kavramları (siyasi, ekonomik, yaşam içinden sunulan kesitler) tam anlamayabilir. Lakin yazar bunları soyut ve zamansız bir düşte oluşturmuyor. Yaşadığı dönemin siyasi, ekonomik, kültürel alanlarındaki bazı kesitleri sanal kişilik Muannit üzerinden nükteli ve hicivli bir şekilde anlatılıyor. Edebiyatçı olduğundan anlatımın içinde zaman geçişleri, benzetmeler, kelime oyunları, dolaylı aktarımlar, mecaz, doğal olarak kullanılmış. Burada nasıl yazdığı değil ne yazdığı ön planda.
Peki, 2022’de bu romanı okuyanla yazıldığı dönem okuyanlar aynı tadı alabilir mi? Bence alamaz. Çünkü dönem romanı olduğundan ve bir takım siyasi, ekonomik göndermeler yaptığından, o dönemi yaşamayan biri için o hicivli, nükteli anlatımdaki olaylar kafada canlanmaz. Eğer zaman ötesi bir kurgu olsaydı o takdirde durum değişirdi. Burada yazar, kelimeleri evirip çevirmiş, takla attırmış, dolaylı cümleler ya da kelime oyunları ile metin yapısı iyice yoğurmuş. Bunu yaparken de akışkanlık bozulmamış. Bay Muannit Sahtegi’nin Notları geleceğe taşınacak bir kitap gibi gözükmüyor. Anlattığı dönem içinde hayatı tiye alarak yansıtmaya çalıştığı olayları günümüz okuru bilmiyor. Lakin yazdığı dönem içinde güncel olaylardan eğlenceli şeyler çıkartması anlamında okunabilir. Vüs’at O. Bener’in Bay Muannit Sahtegi’nin Notları adlı kitapta kullandığı dil sarihken , Gümüş’ün dili daha çetrefilli ve daha karmaşık.
(S. Gümüş, kitabı çözümlemekten çok çözmemeye odaklanmış). S. Gümüş burada daha sarih bir dil kullanabilirdi. Çünkü, kendisinin de ifade ettiği zor, katmanlı metinleri çözmenin zor olacağını belirttikten sonra kendisinin de çözümlemeye yardımcı olmak yerine katmanlı bir dil kullanması okuru da okumaktan kaçırıverir. Çeşitli boyutlarda değerlendirdiği kitabın eleştirisi, incelemesi yine de bakılmaya, okunmaya, düşünmeye değer niteliktedir.
Ezcümle: Bu kitabı 19 Eylül 2022 tarihinde okudum. Bu yazı ise 21 Mart 2023 tarihinde 1000Kitap sitesine eklendi.